maraş katliamı

türk demokrasi tarihinin kara lekelerindendir. (bkz: nato) (bkz: derin devlet) (bkz: kontrgerilla) (bkz: sivas katliamı)

mhp'nin en büyük terör örgütü olduğunun kanıtı. her bir ülkücü en azılı teröristten farksızdır çünkü itaatkardır. suçluları yargılanmış ama cezaları "terörle mücadele yasası" kapsamında kaldırılmıştır. sonrasında da sağ partilerden milletvekili oldular.

olayın nasıl gerçekleştiği, kim tarafından tezgahlandığı ortadayken filan filan yaptı alayı terörist demek çok düz mantık. alman ve amerikan ortaklığının ürünü olduğu ve ülkücülerle uzaktan yakından alakası olmadığı mahkeme belgeleriyle ortaya kondu. bırakın artık hep olayları yerel "konya haber, kayseri haber" den okumayı. gözümüzü açmamız lazım ki etrafımızda dönen tehlikeyi görebilelim. israilin, kabala da ki vadedilen toprak hevesi, ve kürtlere olan intikam hırsı bir şeyleri açıklıyor. dedi dersiniz 1 aya kalmaz fransa libyaya girecek, çünkü libyadaki petrol ihalelerinin tamamını çin aldı. uyanın artık ya valla durum tahmin ettiğimizden beter bir durumda. akdenize baktınız mı kim var? kimler var. sen oraya bakacağına içindeki adamla kavga ediyosun bu onların istediği zaten. sana geçmişi sunuyor, bak birlik olma bu sana bunu yaptı diyor ve sende tezgaha düşüyosun. dünya da şu anda bir güç savaşı var ve bu savaş türkiyenin çevresinde dönüyor. işid başkentini libyaya taşıyacak bunu bahane eden fransa libyaya girecek. avrupai devletler acımasız çıkar uğruna kendi vatandaşını öldürecek kadar.

bugün maraş katliamı'nın 38. yıldönümü. resmi kayıtlara göre 105 alevi öldürüldü. bazı alevi kaynaklarda ise 500 civarı ölü olduğu söylenir. alevilere ait 200’ün üzerinde ev yakıldı, 100’e yakın işyeri tahrip edildi. yirmi üç yıl süren davalar sonunda 22 kişi idam, 7 kişi müebbet hapis, 321 kişi de 1–24 yıl arasında ceza almıştır. katliamda önemli rol oynayan 68 kişiye ise ulaşılamamıştır. camiden okunan vaaz: "oruç tutmak namaz kılmakla hacı olunmaz, bir alevi öldüren beş sefer hacca gitmiş gibi sevap kazanır; bütün din kardeşlerimiz hükümete ve komünistlere, dinsizlere karşı ayaklanmalıdır; çevremizde bulunan alevileri ve chp'li sünni imansızları temizleyeceğiz."

benim davam devam eder maraş'ta. benim davam duman tüter sivas'ta.

19 aralık 1978 günü bir sinemanın bombalanmasıyla başlayan ve iç savaşa dönüşen toplumsal olay.resmi olarak toplam 105 kişi(ki 500ü aşkın olduğu biliniyor), 176 kişi yaralandı. alevi-sünni ayrımının artması ile 13 ilde sıkıyönetim ilan edildi.26 aralık'a kadar sürdü. sanıkların yargılanması ve davaların bitmesi 1988i buldu. olayların baş aktörü olan ökkeş kenger adını ökkeş şendiller olarak değiştirip, anap tarafından bbp ile ittifak yapıp milletvekilliğine getirilmiş,bir nevi ödüllendirilmiştir. türkiye'nin her zaman yaşadığı durumdur bu ödüllendirme. bugün de ahmet şahbaz ın 10 metreden adam öldürüp 10bin tl ile kurtarılması tr'nin hiç değişmediğini ve değişmeyeceğinin kanıtıdır.

hiçbir şekilde savunulacak tarafı yoktur. devlet eliyle kontrgerilla+kafasını sadece milliyetçilik zırvasıyla dolduran ülkücü faşistlerin yaptığı katliamın hala failleri serbesttir. hatta çoğu, dönemin refah partisinden anap'tan mv.adayı seçilmiştir ki ülkenin halini kısaca özetler bu durum. ve aynı zihniyet şuan geleneği devam ettirerek iktidarda atalarının yüzünü kara çıkartmayacak şekilde hareket ediyor.

katliamlarla o kadar dolduk taştık ki, artık neyi ne zaman anacağımızı unuttuk. tıpkı insanlığımızı unuttuğumuz gibi.

çorum katliamı ve sivas katliamı ile birlikte bu ülkenin utanç kaynaklarındandır. 19-26 aralık 1978 tarihleri arasında gerçekleşen bu katliamda tam 120 alevi vatandaş ölmüştür.

Bugün Maraş Katliamı’nın 43.yılı link

19-26 Aralık 1978 Maraş Alevi Katliamı... Terörist ülkücülerin "Allah için savaşa" deyip alevi vatandaşlarımızı katlettikleri gün. HAMİLEYİM, BARİ BENİ ÖLDÜRMEYİN Esma Suna’nın doğumuna az kalmıştır. Saldırganlar Suna ailesinin evini silahlarla ateş altına alırlar, evin içine patlayıcı madde ve benzinli paçavralar atarlar. Sonra evin kapılarını kazma ve baltalarla kırarak içeriye giren faşistler, evde bulanan Fidan, Ali, Fikri ve Mehmet Suna ile Musa Funda’yı kurşuna dizerler. Fazlı ile Elif Suna da sopa ve satırlarla ağır yaralanır ve öldü diye bırakılır. Esma Suna, “Kocamı, kardeşlerimi öldürdünüz bari beni öldürmeyin hamileyim” diye yalvarır. Sopa ve satır ve şiş darbelerinden o da nasibini alır. Karnındaki bebeği kurtarmak için can havliyle sokağa fırlar. Ancak arkasından bu kez ateş ederek Esma’yı yere düşürürler. Öldü sanılarak bırakılır. Bir komşusu Esma gelini sırtlayarak devlet hastanesine götürmeyi başarır. Doktorlar Esma’nın yaralarının ağır olduğunu görür ve “Bari bebeği kurtaralım” diye sezaryenle bebeği çıkartırlar. Operasyon sırasında doktorlar gözyaşlarını tutamaz. Zira annesinin karnına aldığı darbeler nedeniyle bebek de annesi gibi ölmüştür. YAŞLI BİR KADININ FERYATLARI… Cennet Çimen, Maraş Katliamı’nın en yaşlı mağduru. Saldırganlar mahalledeki diğer evleri yakıp yıkarken tek gözü hiç görmeyen diğer gözü ise çok az görebilen Cennet Nine, “Ne oluyor?” diye dışarı fırlar. Feryat seslerini duyunca da çevreden imdat ister. Katiller, “Gel nene gel biz seni kurtaracağız” diyerek kolundan tutup bahçeden sokağa çıkarırlar. Sokakta yere yıktıkları 80’lik kadının ayaklarından sürerek boş bir evin bahçesindeki helaya götürürler. Cennet Nine’nin feryatlarını duyan mahalleli korkudan imdadına gidemez. Cesedini bulduklarında iki gözü tornavida ile oyulmuş, başı hela çukuruna sokulmuş, üzerine de yanmış bir at arabasının kasası yığılmıştır.

bugün 45. yılına giren katliam. siyasal islam'ın ne olduğunu gösteren büyük bir katliamdır. birçok faili meçhul olaylar gibi bu olayında sorumluları ortada yok. klasik ortadoğu alametleri işte. bu katliamda yaşamını yitirenlerin sayısı 111'miş. ama işte yersen, resmi rakamlarmış da bilmem neymiş de. en az 2 bin kişi öldü. niye, üç beş örümcek kafalılın yüzüne. insanlar 50 yıllık komşularına saldırdılar, neymiş aleviymiş. bu olaydaki kilit isimlerin hepsi şu anda rahat rahat geziyorlar ortaklıkta, ülkücü olarak tanımlıyorlar kendilerini. özellikle ökkeş şendiller denilen faşist. kendisi bu olayların bir numaralı sanığı ama adam aladağ'dan daha serin. klasik mağdur edebiyatı yapıyor. e tabii, bu olaylar bu ülke için devede kulak. her zaman olduğu hiçbir yetkilinin umurunda değil. ama ortadoğu ülkesi dersen de zorlarına gidiyor. esasen ben de burada yazmak için yazmıyorum bunları, siyasal islam'ın ne kadar kötü olduğunu belirtmek için yazıyorum. şu anda da emin olun bu durumdan daha kötüyüz. siyasal islam her yere nüfuz etmiş durumda. keza sivas ve çorum olayları da aynı şekilde siyasal islam'ın bir sonucudur. anadolu'lar her zaman olduğu gibi yine sahipsiz, yine sahipsiz. tabii bu sahipsizliği kendiler istiyor. bunu defalarca gördük. olayı anlatan en iyi arşiv; link (bkz: madımak katliamı)